yoğun

yoğun
s.
1. 物́ 密度大的, 比重大的: Cıva yoğun bir maddedir. 水银是一种比重大的金属。
2. 稠密的, 茂密的; 密集的: O bölgede nüfus yoğundur. 那个地区人口密集。
3. 浓密的, 浓厚的, 浓重的: Yoğun siste araçlar yavaş yol alıyorlar. 浓雾中车子慢行。
4. 浓的, 稠的: \yoğun sıvı 浓液
5. 转́ 不停的, 不断的, 很多的: Yıl sonu yaklaşınca yoğun bir çalışmaya girdim. 一到年终我就忙得不可开交。
6. 方́ 粗野的, 不文明的, 粗鲁的, 没有教养的
7. 方́ 强壮的, 健壮的

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • yogun — yogun, şişkn, kalın III, 29 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yoğun — sif. 1. Həcmcə, en etibarilə böyük, geniş olan; qalın. Yoğun ağac. Yoğun ip. // Kök, dolğun, ətli canlı. Yoğun adam. – Bir kişi küçədə getdiyi yerdə görür ki, filan övrətin topuqları ağdır və yoğundur. C. M.. Qarnı yoğun, boynu da dam tiridir;… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • yoğun — sf. 1) Hacmine oranla ağırlığı çok olan, kesif 2) Koyu, kalın Yoğun bir sis. 3) Etkisi güçlü olan, ağır (koku vb.) 4) mec. Artmış, çoğalmış bir durumda olan O bölgede nüfus yoğundur. 5) mec. Dolu, sıkı, sıkışık, çok 6) mec. Şişman, iri, tombul… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoğun bakım — is., tıp 1) Ağır hastaların tedavisi için uygulanan özel bakım 2) Hastanelerde bu bakımın uygulandığı özel bölüm …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yoğun disk — is., bl. Manyetik olmayan ince bir metalden oluşmuş ve yüksek yoğunluklu ışık kaynağı kullanarak optik tarama düzeneği ile okunan veri saklama ortamı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göz açamamak — yoğun işler yüzünden bir şeyle ilgilenme imkânı bulamamak İşkembe ayıklamaktan, bulaşık yıkamaktan göz açamıyordum. O. Kemal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölüm sessizliği çökmek — yoğun ve derin sessizlik kaplamak Masanın başına oturduğum zaman ortalığa gerçekten ölüm sessizliği çöktü. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • göz gözü görmemek — yoğun sis, duman, toz vb. sebeplerle hiçbir şey görülememek Sigara dumanlarına bozuk kaloriferin buharı da karıştığından, odada göz gözü görmüyordu. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • xəlat — ə. yoğun ip, kəndir; buraz …   Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti

  • yoğan — (yoğun) azim, cesim, kalın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ADHAM — Yoğun, kaba. * İri cüsseli adam …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”